ASLAN
Meselenin özüne yüreklice inecek olursak,
bir Kova erkeğinin, âşıklardan beklenen davranışları göstereceğini
hiç ummayın. Eğer böyle bir beklenti içindeyseniz, sizi bir sarsıntı,
Hattâ belki de bir dizi sarsıntı bekliyor demektir. Arkadaşlığa
gelince, güvenilir bir arkadaşlıkta aradığınız herşeyi
O'nda bulabilirsiniz. Aşkta? Bir zamanlar tanıdığım bir
Kova şöyle demişti. " Herkesin bir kız arkadaşı olabilir. Ama
aşk gene de başka bir şeydir. " Bu akıllıca bir gözlemdir.
Evet "aşk başka bir şeydir. " doğru; Kova'larda ...
Sizden hoşlanmıyormuş gibi davrandığı zaman , oltaya
yakalanmak üzere demektir. Sebebi basit sadece mantık. Kova erkeği
herkesten hoşlanır. Herkes O'nun arkadaşıdır. Hattâ en amansız
düşmanından bile "arkadaşım" diye söz eder. O halde,
birinden hoşlanmadığını söylediği zaman, bunun bir
anlamı var demektir. Ne dernek istediğini anlamak biraz çalışmayı
gerektirir. Sözlerindeki çeşitli nüanslar oldukça karmaşık olabilir.
Bir Kova erkeği, en değerli zamanını başkalarının
duygularım anlamaya çalışarak geçirse de, kendi gerçek duygularını
açıkça göstermek istemez. Kendi tepkileri ve niyetleri karışıktır
ve sırf sizi yanıltma zevkini tatmin etmek için, onları öyle
muhafaza etmeye çalışır. Bu adam gerek aşkta, gerekse arkadaşlıkta
bir çok garip tecrübeler geçirecek ve bunların her birini büyük bir
dikkatle inceleyecektir. O'nu nikâh memurunun önüne götürünceye kadar, siz
de bir başka tecrübe, bir başka deneysiniz. Ve belki de bu size kaldıramayacağınız
kadar güç gelebilir. Tüm dikkatine rağmen O da aldatılabilir. Ancak,
O'nu yanıltmaya kalkışmadan önce, O'nun insanlara benzersiz bakış
tarzıyla nasıl başa çıkacağınızı anlamaya
çalışsanız iyi olur.
O, bir grup adamıdır ve doğal olarak takım çalışmasına
yatkındır. Spor oyunlarının kurallarını, onları
sanki kendisi icat etmiş gibi iyi anlar. Bu kuralları kendi kişisel ilişkilerinde
de uygular, ilgileri tüm çevresine dağılmıştır, insanlara
olan sevgisi genel olduğu için, karşılaştığı her
insana belli bir ölçüde değer verir, ki biz diğer insanlar yaşamımız
boyunca ancak çok özel kişiler için böyle bir zahmete katlanırız.
Bir Kova için herkes özeldir. Gerçekten herkes... Hattâ henüz tanışmadığı
kişiler bile. Kova erkeklerinin pek azı bencil, ya da basittir. Böyle özellikler
gösterdiğinde biri kibarca O'nun dar kafalı olduğunu hatırlat)verirse
çılgına döner. Kova, kendisine dar kafalı denmesine asla
katlanamaz.
Kendi katı ahlâk prensiplerine bağlı olarak, olağanüstü yüksek
ideallerle haşır neşirdir. (Bununla birlikte, bunların, O'nun
kendine özgü ahlâk prensipleri olduğunu anlamanızda yarar var;
mutlaka toplumun genel olarak kabul ettiği ahlâk prensiplerine uyması
gerekmez!,.. O, kesinlikle değişik, çatışmalı ve beklenmeyen
olaylarla dolu bir hayat yaşayacaktır. Gene de, başka hiçbir burçta
rastlayamayacağınız kadar, tam bir sükûnetle dolu pek çok
anları olacaktır. Bir kadınla bütün insanlıktan daha fazla
ilgilendiğini anlamanın şokunu atlattıktan sonra, son derece müşfik
bir âşık olabilir. Bütün tehlike bu şoku atlatıncaya kadardır.
Çoğunluğun yararına kendi sorunlarına aldırmamaya böylesine
alıştıktan sonra, bu tutumunu kendi aşk hayatında biraz değiştireceği
umulur. Siz gene de buna güvenmeyin. Bütün sadakatiyle size bağlanmış
olduğunu birdenbire fark edivermesi olasılığı da o
kadar fazladır. Pekiyi, orada bekleşen ve O'na ihtiyacı olan bütün
o isimsiz yüzler ne olacak? Öyle ise, sadece bir tek kişiye bağlanarak
arkadaşlarına ve insanlığın geri kalanına sevgisini
yitirmediğini kendi benliğine kanıtlamak için geriye dönüş
yapabilir.
Sonsuza kadar araştıran Kova erkeği, sık sık kendisine,
"acaba bununla ne demek istedi" diye soracaktır. Bunun cevabını
buluncaya kadar da huzura kavuşamayacaktır. Bu soru O'nu çileden çıkarır.
Siz de sakın kayıtsız görünüşüne bakıp aldanmayın.
Kendisinden birşey gizlendiğini hissederse, bu esrarı çözünceye ve
işin aslını öğreninceye kadar geceleri uyku uyumayacaktır.
Bulduğuyla hayal kırıklığına uğraması
ihtimali de her zaman vardır. O'nun için, bulduğu şeyin keşfedilmeğe
değer olmasını sağlayın. Eğer öyle olmazsa aslını
öğrenmek için hiçbir zahmete katlanmayacak ve yeni bir bilinmeyenin örtüsünü
kaldırmak, için oradan uzaklaşacaktır.
O'nu elde etmek isteyen bir kız, herşeyden önce biraz entrika çevirmeli.
Açık bir kitap hiçbir zaman O'nun merakını uyandırmaz.
Kapalı sayfalar O'nu çeker. Bu sayfalar ne kadar kapalıysa, O'nun
dedektif içgüdüsünü uyandırmak için o kadar iyidir. Bir kadın
O'nu umursamadığı ya da kendini ele vermediği zaman gözleri
biraz daha açılacak ve dikkat kesilecek, tıpkı kaybolan bir şeyin
kokusunu alan av köpeğine dönecektir. "Neden bu kadar heyecanlı?"
(Görüyorsunuz ya, nedenini açıklamadığınız sürece,
heyecanlı olabilirsiniz.) "Neden bu kadar parfüm sürüp makyaj yapıyor,
o kadar kısa elbiseler giyiyor ve eczanenin önündeki Aslanların ,
Yayların, Akreplerin kendisine ıslık çalarak hakaret etmelerine
neden oluyor?" Erkeklerin yaklaşmasını istiyor mu, yoksa
istemiyor mu? Bir puriten mi, yoksa herkesle ilişki kuran biri mi? O'nu ne
etkiler? Kova'nın sondajlarını, sorularını,
incelemelerini sürdürmesi önceleri doğal olarak kızın gururunu
okşar. Ama kendilerine servis yapan garsona da (otobüsteki biletçiden söz
etmeye gerek yok) aynı merakı gösterince kız O'ndan soğumaya
başlar. Kendini bir bilim adamının soğuk bakışlarına
yakalanmış böcek gibi hissetmek, herhalde bir genç kızın
kalbini heyecanla titretmese gerek. Sonunda kızcağız daha ateşli
ve aklı başında bir erkeğe yönelir, (ya da kaçar )kurtulur;
Kova da mahzun mahzun bir iki iç geçirdikten sonra, bir sonraki romantik araştırmalarına
başlar. (Eğer bu arada yeni bir icat ya da eşsiz bir fikir ilgisini daha
önce çektiyse, bir sonraki genç kız araştırma projesi biraz
bekleyecek demektir.)
Kova erkekler insanın içine dokunacak kadar kibar ve halim selim
olabilirler. Ancak, yüzeydeki bu sakinliğin bir seraptan başka bir şey
olmadığını unutmamak için parmağınıza şöyle
parlak mavi bir ip bağlasanız iyi olur. Görünüşteki uysallığının
da... O, bir kadının azıcık fırsatçılığını
bile hoş görmeyecektir. Şayet sizin kendisini istismar ettiğinizi
hissedecek olursa, ne yapacağı belli olmayan bu Kova'nın cazibesi
öyle çabucak yok oluverir ki Cary Grant'ın James Cagney'e dönüştüğünü
, bir greypfrutun yarısını suratınıza fırlatacak
kadar kendini kaybettiğini görürsünüz, îşin asıl korkutucu yanı,
son derece öfkelenen Kova'nın böyle korkunç bir hareketi pekâlâ
yapabilecek kabiliyette olmasıdır, îşin daha da korkutucu yanı,
O'nu affetmenizdir. Satan ha! Hiç olmazsa bir kereden fazla asla affetmeyin. O,
bastığı yeri bilen, fazla erkekçe davranmayan, kabak tadı
veren vaadler ve gözyaşıyla sulanmış suçlamalarla kendisini
engellemeden, oraya buraya uçmasına göz yuman bir kadına hayranlık
duyar.
Şu greypfruta gelince, kovaların cins-i latife karşı son derece
nazik olduklarını belirtmekte yarar var. Ancak bazen fazla heyecanlanınca
iki cins arasındaki farkı unutabilirler. Buna bir de Uranüs'ün ne
yapacağı bilinmezliğini ekleyince, günün birinde gözünüze
greypfrut suyu kaçabileceğine inanırsınız.
Bir Kova'nın yaşamında büyük saygınlık kazanma şansı
her zaman vardır. Şayet bu Succatosh ilçesinin en uzun boylu adamı
olduğu için verilen prinç bir plâket filan gibi birşey değilse,
bir çeşit şöhretle onurlandıracağı kesindir. Bu, Nobel Ödülü
kazanmak gibi harika birşey de olabilir. Kovaların çoğu böyle bir
başarıya erişmişlerdir. (Öte yandan, huzursuz Kovaların büyük
bir yüzdesi ruh doktorlarının haftalık ziyaretçileridir.
Aradaki farkı kestirmek bayağı ustalık ister.)
Uranüs'ün hükmettiği bazı erkeklerde temizlik konusunda fetiş
diyebileceğimiz bir titizlik vardır. Başkası havlusunu kullandı
diye, ya da birisi yemeğinin üstüne üfledi diye avaz avaz bağıran
bir Kova'ya rastlayabilirsiniz. Bunun ardında nörotik bir mikrop ve hastalık
korkusu vardır. Kova, eğer fobileri bir amaca hizmet ediyorsa, bunları
romantik yaşamında kullanmakta bir sakınca görmez, bunu bilinçsiz
olarak da yapabilir. Göz farınızın kendisinde alerji yaptığından
ve hapşırttığından yakınırsa hiç şaşmayın.
Uranüslülerin hoşlanmadıkları şeylere karşı alerji geliştirme
gibi bîr yetenekleri vardır. Bu konuda doktorları bile yanıltabilirler,
nerede kaldı masum, saf kızlar...
Kova abartılı jestlerle size ilân-ı aşk edecek bir tip değildir.
Bir kara hindiba çiçeği koparıp sanki bir orkide getirmiş gibi size
uzatması mümkündür. Dürüst olmak gerekirse, çok mümkündür. Size
vizon kürkler, elmaslar armağan etmeyecektir. Ama o'nunla yaşanan bir
hayat, vizon kürk olmasa da, göz alıcı olabilir. Helen Hayes'le
kocası Charles Mac Arthur hakkında herkesin bildiği bir hikâye
anlatırlar, îlk karşılaşmalarında Charles Helen'e bir kâse fıstık
uzatıp, "Bunların elmas olmasını isterdim," demiş.
Gelip geçen birçok yıllar ve birçok dolarlardan sonra O'na bir salkım
pırıl pırıl elmas vererek, "Bunların fıstık
olmasını isterdim" demiş. Bilmem Mac Arthur bir Kova' mıydı?
Ama kesin olan birşey varsa, mutlaka doğum haritasında Uranüs hâkimdi.
Çünkü bu, tam âşık bir Kova'ya özgü o hiç beklenmeyen harika davranıştır.
Vizonu kim arar?
Şimdi cesaretle en kötü gerçeğe bakalım.
Hiç bundan kaçınmaya ya da içinizden dualar etmeye kalkmayın. Sıkı
durun, geliyor. Yengeç'in, Oğlak'ın, Aslan'ın ve Terazi'nin
aksine, bebeğin şekerden hoşlandığı gibi Kovalar
evlenmekten hoşlanmazlar. Doğrusunu söylemek gerekirse, bunların çoğu
elinden geldiğince evlenmekten kaçar. Pek nadir bir Kova erkeği genç
yaşta evlenmeye ayartılabilir. Ama istatistiklere göre böyle cesaret
verici olaylara pek sık rastlanmıyor. Bu çıkmaz genellikle bir
Kova'nın güzel, harikulade görkemli bir arkadaşlığı aşka
dönüştürmesiyle başlar, (işin bundan sonrasından kaçıp uzaklaşmak,
daha kolay olur, şekerim.) Kova'lar ilgilerini paylaşan, aynı zamanda sıkı
fıkı arkadaş oldukları bir kızı seçerler. Bu ilgiler
arasında Mickey Mantle'ın vuruş averajı, kare bilmeceler, Arap
atlan, Mississipi'nin üstünde uçuşan ateş böcekleri, v.b. da vardır.
Neden? Nedenini anlamak kolay. O'nu ciddi şekilde ilgilendirip saran bunca konuşacak
konu varken, aşk yapmaya vakti mi kalır? O'nun ideali, arkadaşı olan
ve kendisinden ağır duygusal isteklerde bulunmayan bu' kızdır.
Pekiyi, buradan nereye çıkarız? Genellikle, hiçbir yere.
Kova, erkekleri aşkın fiziksel ifadesinde pek rahat olamazlar. Şu ilk
"iyi geceler" öpücüğünün gerçekleşmesi uzun zaman alabilir.
Yalnız kabul etmek gerekir ki, çoğunlukla bunu beklemeye değer,
çünkü geciktikçe güzelliği artar. Ancak, böyle saçma-sapan bir ilişki
sizin için imkânsız hâle geldikten çok sonra; O, güzel, güvenli bir
platonik arkadaşlığa kavuştuğu hayaline kapılacaktır.
Hattâ, "Seni seviyorum" demek cesaretini bulduktan sonra bile,
evlilik olayından kaçmak için, kitabın yazdığı her
bahaneye,baş vuracaktır. Bunlar eskidikçe, hayalhanesinde güzelce
yenilerini icat edebilir. Örneğin sükûnetle, size lâyık olduğunuz
kadar iyi bakamayacağını, evde anne ve babasının O'na
ihtiyaçları olduğunu, ya da kendisinin sizin için yeterince iyi
birisi olmadığını anlatacaktır. Bu işe yaramazsa,
geleceğin hiç güven vermediğini ileri sürecektir. Bütün hu nükleer
felâket tehditlerine ne buyrulur? Ya müdürü gelecek yi) O'nu Alaska'ya gönderirse
ne olacak? Tanrı komşun, siz orada zatüreden ölebilirsiniz ve kendisi de
ömrünün geri kalanını matem içinde geçirebilir. Bundan daha da kötüsünü
yapamaz mı sanıyorsunuz? Ben oniki yıl bir kızla nişanlı
kalan bir Kova tanıyorum. "Kızın Broadway'daki şahane mesleğini
bırakması gerekeceği" bahanesiyle evlenmiyordu. Aslında
kız ömründe sahneye adımını bile atmamıştı, o
da başka. Bizim Kova O'nda yetenek olduğunu düşünüyordu. Bakarsınız,
günün birinde yapımcının biri onu keşfediverirdi. Şayet
onunla evlenerek kızı bundan alıkoyarsa, o zaman kızcağız
kendisi için neler hissedecekti, ne düşünecekti? Daha da kötüsü Kova ne
hissedecekti? Suçluluk! Sadece ve sadece bencillik ve suçluluk. Sonunda bu
zavallı kızcağızın Kova'nın daha aklı başında
bir rakibine kaçması hiç de sürpriz olmadı, doğrusu.
Ama herşey bitmiş sayılmaz. Doğrudur, Kova'lar geç evlenirler, ama
genellikle, eninde sonunda evlenirler. Son bekâr arkadaşı da Bermuda'ya
balayına gittikten sonra bizim Kova ayılır ve burada, herkes çözümlediği
halde, kendisinin henüz soruşturmağa bile başlamadığı bir
sorun olduğunu farkeder. Tabii ki buna katlanamaz ve pat diye evlenme
teklifini yapıverir! Aniden, kuşkusuz. Uranüs bu, bilirsiniz ya!
îlk sıralarda, O'nun bir derse ihtiyacı olduğunu düşünür ve
sizi daha atak bir aşığınıza kaptırdığım
zannetmesine neden olacak şekilde davranmaya karar verebilirsiniz. Asıl
feda edilenin kendinizin olabileceğiniz konusunda sizi uyarmak isterim.
Sizin kalbi kırık Uranüslünün, gözlerinde sahip çıkma ateşiyle
peşinizden koşacağı yerde, birkaç sessiz gözyaşı dökerek:
"Ne yapalım, sonunda en iyi erkek kazandı," deyivermesi daha
olasıdır. Küçültücü bir kolaylıkla, sizsiz yaşamını
sürdürecektir. Hattâ, şu tahammül edilmez soruyu bile sorabilir;
"Arkadaş kalamaz mıyız?" Şiddetle "Hayır"
diyecek olursanız, üzüntüyle omuzlarını silkerek, ağır
ağır yürüyüp gidecektir. Yağ "Evet" diyecek olursanız,
tekrar tam başladığınız yere dönersiniz -- arkadaşlığa.
Kıskançlık O'nun harcı değildir. Size, güvenilmez olduğunuzu
kanıtlayana kadar, güvenecektir. Doğal olarak güvenen bir insan olduğundan
değil, yaptığı analitik incelemeler karakteriniz hakkında
O'nu tatmin edici bilgileri verdiği için. Doğum halitasında güçlü
ters etkiler olmadıkça, yersiz kuşkulara ve sahip çıkma duygularına
kapılmaz. Pek nadiren kıskançlık duygusuna kapılsa bile,
kendine hakim olduğu sürece bunu asla anlamayacaksınız. Kendisi
çok çok nadiren fiziksel sadakatsizlik yapacaktır. Çünkü genelde bütün
seks konusu, ilginç olsa bile, O'nu sarmaz. Pek az Kova, vaktinin çoğunu
seks düşünerek geçirir. Ama şayet böyle birini tanıyorsanız,
onun doğum haritasında güçlü bir Akrep etkisi olduğuna
inanabilirsiniz. (Bu tip Kova bile, aktif olarak ve açıkça seksin peşine
düşmez.)
Kova bir kez eş seçtikten sonra, artık daha önemli şeylere kendini
verebileceğini düşünür. Rahatlar ve kendi özel laboratuvannda rahat
rahat oğlan-kız ya da erkek-kadın ilişkilerim araştırmaya
koyulur. (Siz artık bunu düşünmekten vazgeçtiğiniz bir sırada,
sonunda başarıya ulaşma şansının doğması hiç de kötü
bir olasılık sayılmaz.)
Uranüs cinselliği, daha geniş bir düşünce tarzının ya da
idealinin bir parçasıdır. Yasa dışı bir gönül ilişkisine
kapılma olasılığı doğduğu anda (yani, O'aun gözünde
yasa dışı) genel olarak hemen bu romansa son verecektir. Bu,
kendisini derinden yaralasa bile dürüst olmadığını düşündüğü
bir ilişkiyi sürdürmekten daha iyidir. O'nun suçluluk duymasına neden
olan durum hemen hemen herşey olabilir. Anne-babamzın bu işi onaylamamasından
veya din ayrılığından tutun da tamamen saf dışı bırakılmamış
eski bir erkek arkadaşınıza, sekiz yaşındayken kendi kendine
vermiş olduğu bir söze, bir vakitler bir kitapta okumuş olduğu bir
şeye kadar. Ama her ne olursa olsun, yakınlığı yeniden
kurmadan önce, ters gelen durumun mutlaka düzeltilmesi gerekir. Hattâ bu aşk
Victoria ile Albert'in aşkı kadar ölümsüz olsa bile... Kova gönül
yarasına sessizce katlanacaktır, yeter ki arkadaşları duymasın
ve soru sormasınlar. Evlenmek için biraz uzun bir süre olduğunu düşünseniz
bile, O sizi istemek için doksan yaşına kadar bekleyebilir. En kötüsü
de, ilişkiyi keserken asla bir neden göstermemesidir. Tersliğiyle, bunun
zaten başından beri hayalden başka birşey olmadığını
düşünmenize sebep olur. Affetmenin ve barışmanın gelecekteki
bilinmeyen bir güne kaldığı gerçeğini anlarsınız.
Bu çok zalimce bir davranıştır, ama ne yaparsınız ki O, bu
oyunu böyle oynar.
Tek teselliniz, O'nun da kendine göre acı çektiğini bilmeniz olur.
Bunu nereden bileceksiniz? "Kova'yı Nasıl Tanırsınız"
bölümünü tekrar okuyun. O'nun, kendine has, ustalıkla duygularım
telgraf gibi iletme yöntemi vardır. Bunlar son derece hayal kinci
olabilir. Özellikle, ışığı değiştirmeye hazır
oluncaya kadar, kendi o eşsiz özel iletişiminde yeşil geç ışığı
yandığı halde, size kırmızı dur ışığını
yakmaya devam ettiği sürece. Bu istenmeyen bir romantik trafik kargaşalığına
neden olabilir. Yayanın işi zordur, ama Kova şoför koltuğundadır.
O'nun için merakını uyandıracak parlak bir başarıyla O'nu
biraz sarsabilirsiniz - örneğin, Venüs gezegenine giden ilk kadın
olmak gibi.
Böyle bir olayın bile O'nun duygularını değiştireceğini
sanmayın. Sizi gerçekten seviyorsa, köşe başındaki mezeciden daha
uzak bir gezegene gitmemiş olsanız bile, gene sevecektir. Ancak, böyle
bir olay O'nun katı stratejisini etkileyebilir. Bütün bunlardan
anlayabileceğiniz gibi, iş aşka gelince, Uranüs sizi dosdoğru bubi
tuzağının üstüne yöneltebilir. Ya da o üzüntü içinde bir
başkasına yönelebilirsiniz. Bu koskocaman bir zaman harcamadır. Hatırlıyorsanız,
kıskançlık yapmaz? Ya da kıskanç olsa bile belli etmez. Hem de
o Allah vergisi Uranüs sezgisiyle bunun numaradan başka birşey olmadığını
bilecektir. Çünkü sizi neyin etkilediğini bilir. Unutmayın, sizi
uzun süre incelemişti. Sizin yapabileceğiniz tek şey, doksan yaşınızda
bile halâ çekici olmayı ümit etmek, ya da şu Venüs gezegeni işini
uygulamaya koymaktan ibarettir.
Bazen bunun aksi de olabilir ve bir Kova da işler değişince sizi
sahiplenme duygularına kapılabilir. Sakın bu başınızı
döndürmesin. Uranüs'ün o arkadaşlığa olan bitmez tükenmez eğilimi
yüzünden, ne zaman ve nerede bir arkadaş bulsa orada kalır. O'nun nerede
olduğunu bilmediğiniz zamanlar bile olacaktır; hattâ evlendikten
sonra ve bilmeniz gerektiği zaman bile... Böyle zamanlarda kendinize şöyle
söyleyin: Bir arkadaşıyla ne kadar uzun süre kalsa da, bu O'nun normal
merakından ve insanlara karşı hiç bitmeyen ilgisinden ileri
gelmektedir. Şayet arkadaşı bir kadınsa, bunun hiç farkında değilmiş
gibi davranın . Allah bilir ya, mutlaka O da farkında değildir.
Doğrudan kendisine sorarsanız, size doğruyu söylemesini
bekleyebilirsiniz. Ama O'ndan kuşkulanır ve tekrar sorarsanız, sizin
doğruyu işitmek istemediğinizi düşünecektir. Sizi cezalandırmak
için de, düşünebildiği en korkunç hikâyeyi uyduracaktır (böyle
korkunç hikâyeleri de uydurabilir.) O muhteşem kızıl saçlı
hakkında size anlattıklarının doğru olup olmadığını
merak ederek geçirdiğiniz yersiz üzüntülerle dolu saatlerden sonra,
şüphelendiğiniz için pişman olabilirsiniz. (Bu olay, bir kadınla
konuştuğunu bile hatırlamadığını söylediği
zaman, sizin "Ha! Bahse girerim hatırlamıyorsundur,"
demenizden sonra patlak verebilir.) Gerçekten dikkat etmemiştir, ama siz ayrıntılarını
sorunca, O da size bir ders vermek için tamamiyle hayali birşeyler uydurmak
zorunda kalmıştır. Dersinizi çabuk öğreneceksiniz.
Gene yalnızlık tutkularından birine kapılıp sessiz rüyalarıyla
baş başa kalmayı tercih ettiği zamanlar O'na kırılmayın.
Ruhsal inzivasından daha sıcak ve müşfik duygularla çıkarak rüyalarını
paylaşmak için size dönecektir. O'nun yüreğini ısıtan her şeyin
de kesinlikle desteklenmesi gerekir.
O, çevrenizdeki en iyi ekmeğini taştan çıkaran kişi olmayabilir.
Ama, dünyaya yararlı birşey icadetmeye ya da Merih'e ayak basan ilk insan
olmaya yeteneklidir; hem de orada kendini evinde gibi hissedecektir. Bütçenin
sarsıldığı zamanlarda bile, Kova Burcundan bir Kova'yla
insanı her zaman köşe başında bir sürpriz bekler. Tabii, zengin
olan, hattâ milyoner olan bazı Uranüslüler vardır; ama, yüksek bir
gelir düzeyi pek nadiren O'nun yüreğinde yanan ihtiras halini alır.
Gördüğünüz bütün zengin Kovalar muhtemelen o zenginliğe tesadüfen
konmuşlardır. Kesin olan bir şey, ona aç gözlülükle sahip olmadıklarıdır.
Şayet şişkin bir banka defteri varsa, mutlaka genel olarak insanlığın
yaran için ya bir madde, ya da bir fikir üretirken şişmiştir. Ya da o parayı
kendi eksantrik yaşlılık yıllarında kullanmak için
biriktirmiştir. Kim bilir? Günün birinde zaman makinasında bir seyahat
yapmak isteyebilir ve o gün için cebinde yol parası olacağından
emin olmak ister. Çoğu zaman para konusunda makul olacaktır. Ama,
paranız varken biriktirin ve taksit hesaplan açmayın. Sizin hesabınıza
büsbütün titizlenmekten hiç vazgeçmeyecektir. Bazen birden patlak veren bir
cömertlikle sizi şaşırtabilir, ama Koç, Aslan, Yay veya Balık
etkisi almamışsa, cömertlikte pek ileri gitmez. Böyle bir etki almış
olsa bile, gene de çok eli açık bir adam olmayacaktır.
Çocuklar O'nu sokağınızdaki en harika dinleyici olarak
bulacaklardır. Kurdun, üç küçük domuzu korkuturken nefesini tutuşu
onu büyülüyecektir - ihtiyar cadının nasıl zehirli elmayla
Pamuk Prensesi büyülediğini de merak edecektir? Küçük bir oğlanın
evde yarattığı sorunlar ve bir küçük kızın kınlan
bebeğine döktüğü göz yaşları, bir Kova baba için düpedüz
başı dertte olan iki dostun sorunları demektir. O, karışık
aritmetik sorulan konusunda da bir can kurtarandır.
Sakın kendi işiniz, mesleğiniz yüzünden O'nun karnını
doyurmayı ya da düğmesini dikmeyi ihmal etmeyin. Sakın hanım
arkadaşlarınızın O'nun kanepesine kamp kurmalarına ya da
telefonu saatlerce meşgul etmelerine izin vermeyin. Ve sakın, tavan arasındaki
eski topunu bulmanızı, ya da parmağındaki kıymığı
çıkartmanızı istediği zaman TV seyretmeye ya da roman
okumaya dalmayın. Birkaç nedenle sizinle evlendi. Gerçi aşk bunun bir
parçası olabilir, ama en önemli neden, sizin O'nun etrafında dönmenizdi.
O'nun çevresinde her zaman patates püresi yapacak, düğme iliklerini örecek,
kaybolan eşyalarını bulacak, arada sırada batan kıymıkları
çıkartacak birinin bulunması lâzımdı. Televizyonun, okumanın
ya da hanım arkadaşlarınızın bu görevlerinizi aksatmanıza
sebep olmalarını hiç hoş görmez. Kafasındaki iyi bir eş ve
anne fikri oldukça basittir; kendisini sürekli bu işe adayan bir kadın.
Hattâ Kova Burcundan olan daha liberal bir Kova bile göz alıcı bir
avareliğe kaşlarım çatacaktır. Ama siz buna pek aldırmayacaksınız.
Kendisi öylesine ilginç sürprizlerle doludur ki, kafanızı ve
duygularınızı harekete geçirmek için günlük TV dizilerine,
kadın magazinlerine, hanım arkadaşlarla kafa kafaya vermeye hiç
ihtiyacınız olmayacak. (Sizi harekete geçirmeye zaten kendisi
yetecek.) Kendi yeni projelerine daldığı ve ne yaptığınıza
pek dikkat etmediği zamanlarda, her zaman hanımların dedikodularına
katılabilirsiniz. Yeter ki, parmağı acıdığı
vakit aman yanında olmayı unutmayın. Çünkü ihmal edildiği
zaman asıl başağnsı kendisi olabilir.
Galiptir, pek çok şeyde realist olan Kova, ilk aşkını asla
unutmayacaktır. ( İlk çıktığı kızı değil,
O'na ilk kez gökkuşağını veren, kız; unutmayacaktır.
Arada fark var.) Kovalar ekseriya yıllarca sonra çocukluk sevgilileri ile
evlenirler, ya da uçuk bir hayale bağlanır kalırlar. Bir Kova
ilk aşkını ayrıntılarıyla anlatabilir, bu da esini
rahatsız eder. Çare O'nun ilk aşkı olmaktır. Portakal çiçeklerini
takmak için uzun süre bekleyebilirsiniz, ama hiç olmazsa bir hayalet yerinizi
almaz. Ayrıca, başka kim fıstıkları elmasa filan çevirebilir?
Gözünüze biraz greypfrut suyu kaçtı diye dert etmeyin! Geneldeki
romantik sakarlığına karcın, bir de bakarsınız
aniden, ancak meleklerin icat etmiş olabileceği sözlerle çıkagelir.
Evlenme yıldönümünüzü unutabilir, ama size Ocak'!?. menekşeler
getirecektir. Ya Noel mi? Noel'in ille de 25 Aralık'ta olması gerektiğini
kim söylemiş? Canınızın istediği her zaman Noel olabilir!
Kova günlerce, haftalarca, aylarca bir tek romantik şey, ya da sevgi sözcüğü
söylemeden yaşayabilir. Derken, bir sabah O'nun böğürtleni! pastasını
dilimlerken, derin derin gözlerinizin içine bakarak nazikçe; "Ne kadar güzel
olduğunu biliyor musun?" diye soracaktır. Bunu söyleyişinde öyle
bir şey olacak ki, dizlerinizin bağı kesilecektir.
Deniz kıyında Jingle Bells, şafakta doğum günleri, Cadılar
Bayramında Aşıklar Günü, geceyarısı gökkuşakları...
Balkabağına kırmızı bir kalp iğneleyin, karda
paskalya yumurtaları boyayın, dönme dolabın tepesindeki pastanın
üstüne mumlar yakın siz bir Kova'ya aşıksınız,
bilmiyor muydunuz? Size Frank Merriwell'inki gibi bir son dilerim. Yalnız
dikkat edin! Harikalar Diyarının bir yerinde kaybolabilirsiniz.